Bugünden itibaren
Komite Üyelerimizin İş Uygulamaları, Kurumsallaşma vs konular hakkında
düşüncelerini iletebileceği Komite Üyeleri Köşe Yazılarını yayınlamaya
başlıyoruz. Web Sitemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına
aittir.
Mert Kaptan’ın
iş hayatı hikayesini ve köşe yazısını yayınlıyoruz.
İstanbul
Teknik Üniv. Endüstri Müh.mezunuyum ve Boğaziçi Üniversitesi’nde Endüstri
Müh.’nde Yüksek lisansı tamamladım.
İş hayatıma
Koç Holding’te başladım. Ford, Arçelik ve Beko içinden Ford’da karar kıldık. Amerikalılar
ile ortaklık; Otosan’dan Ford’a dönüşüm sürecinde yer aldım.
Tüm
holdingte 40 kişiye verilmiş olan 1,5 ay süren bir danışmanlık eğitimine
katılma şansım oldu –İdea/Kogem’de-. Kısacası yeni bir mühendis olarak çok
ciddi eğitimler aldım ve kendimi geliştirme imkanı buldum.Sonra Üzeyir
Garih’in anlattığı gibi okulluluğum ve sistem görmüşlüğüm ile bir şeyler
katabileceğim ve benim de girişimciliğinden faydalanabileceğim bir “patron”
buldum.Daf Tırsan’da,
ilerde GOSB içinde NuhGroup’a dönüşecek kampusun ve 5 şirketin temellerini
atmaya başladık. Bir şirketin tüm sistemini idare etme şansı bulmuştum.
Ardından
danışmanlık safhası geldi ve çok değişik şirketleri tanımaya başladım. Ülker ve
Boydak’ın borsa aracı kurumundan tutun Tıp Merkezine, bankacılık ödeme
sistemleri geliştiren teknoloji firmasından tutun da Hekim Holding’in atölye
tipi imalatlarının evrimine kadar bir çok fizibilite, yatırım, satın alma vs.
proses tecrübe ettim.
Tabi konunun
esası merak ve ilgi. Türkiye’nin Maltepe Üniversitesi Sertifikalı ilk Yaşam
Koçu Grubundanım. Ayrıca yine Bilgi Üniversitesi Sertifikalı Yönetim Kurulu
Üyeliği İhtisasım var. Bunun yanı sıra her zaman iletişim, davranış bilimleri
ve insan kaynakları ile ilgilendim. Kendi Performans sistemimi oluşturdum. Her
zaman bu sistemlerin etkinliğini artırmak amacında oldum. Bu da beni ERP
konusunda daha ilgili yaptı.
Çünkü
Kurumsallaşma, Patronluk, Profesyonel Yönetim, Rekabet Gücü, Hedefler ve
Performans Ölçümü, Prosesler.. birbiri ile ilintili ama bir türlü tam ve
bütünsel olarak ele alınamayan, işlenemeyen konular. Hani “Hattı müdafaa
yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bu konuların tümüdür” demek gibi bir
şey.. Her projede –firmanın boyutu ve durumu ile de ilgili olarak- hep 1-2
tanesinde açık verilir.. Bu açığı etkileme gücü direkt olarak sadece profesyonellerin
elinde değilse de ERP karar sürecinde farklı çıkar grupları ve farklı taleplere
göre süreci yönetme işi onlara aittir.
Çok yakında
ISO9000 belgesi gibi Kurumsallık Sertifikası verilecek ve bu iş de büyük bir
endüstriye dönüşecektir.
Kendimizi
şimdiden hazırlamalıyız.
Mert Murat Kaptan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder