13 Mart
2015 tarihinden itibaren ERP Komitesi Antalya bölgesi temsilciliği görevini
sürdüren ÖGER Grup Bilgi Sistemleri Müdürü Sn. Ahmet Heman ile Antalya’da öne
çıkan sektörler ve Bilişim sektörü, Kurumsal çözümlere olan yaklaşımları hakkında
yaptığımız röportajı yayınlıyoruz.
Antalya’da baskın sektör turizm ve tarımdır. Antalya Türkiye turizminin
başkentidir.
Sanayi kuruluşları sayısal olarak fazla değildir. Fakat uluslararası ve
ulusal markalar çıkartmış bir şehirdir. Geri kalan sanayi kuruluşları daha çok
yerel pazara hitap etmektedir.
Tarım sektöründe bilişim kullanımı
daha yeni başlamıştır.
Yaygın uygulamalara rastlamak zor, genelde aile işletmeleri ve emek yoğun
çalışmaktalar. Tarımsal otomasyon projeleri son birkaç yıldır uygulamaya
başlamıştır.Turizm açısından çok zengin içeriğe sahip bir şehirdir. Her
sınıftan işletme ve tatil imkanı vardır. Fakat turizm sektöründe daha çok fiyat
rekabeti yapılmaktadır. Henüz hizmetle ayrışma tam anlamıyla yapılmamaktadır.
İstisnalar dışında genel durum bu şekildedir. Hizmet üreten ve elindeki kapasite
günle sınırlı olan ve mevsimsel çalışan bir sektördür.
“- Kimse elindeki x oda yada uçak
koltuğunu bir sonraki güne devredemez. Örnek olarak 100 odası olan bir otel
hergün 100 odasını doldurmak zorundadır. Üretim sektöründeki gibi bir gün
satamadığı 50 odayı ertesi güne devredip ertesi gün 150 oda olarak
satamamaktadır.”
Fiyat rekabeti yapılan bir
sektörde farklılaşmak için atılacak adımların çoğunda bilişim gereklidir.
Fakat turizmciler bilişimi sadece verimlilik için kullanmakta mevcut işi
daha az iş gücü ile çözmek dışında nasıl fayda üretiriz e kafa yormamaktadır.
Gelişen sosyal medya ve internet ten satış baskıları ile biraz fark yaratmaya
çalışılmakta fakat genel uygulamalar özgün olmaktan çok kopyalama şeklindedir.Tasarlanan
online satış yapıları mevcut otomasyonla entegre olmadığı için ikinci bir iş
olmakta ve devamlı güncellenmesi, takibi yapılması gerektiğinden yeterince
enerji harcanmamaktadır.
Antalya’daki bilişim düzeyi
yavaş da olsa gelişmektedir.
Özellikle sanayi bölgesindeki uluslararası firmalar ve ulusal firmaların
yaptığı yatırımlar örnek olmaları,
Tarım sektöründe rol oynayan yabancı firmaların getirdiği ve uygulattığı
otomasyon projeleri,
Turizm sektöründe sayıları giderek artan bireysel seyahat edenlerin
olması ile bu kitleye hitap edebilmek adına yapılması gerekenler,
kitlesel turizm adına yapılan başarılı işlerden; anlık maliyet takibi,
otomasyon ile elde edilen başarılar sektörün geneline örnek olmakta ve bu
uygulamaların çoğalması ile günden güne gelişme kaydetmektedir.
Antalya’da kurumsal çözümler daha
çok büyük hacimli acenteler ve otel grupları tarafından uygulanmaktadır.
Burada zaruriyetten doğmuş bir durum vardır. Büyük hacimli işleri takip
etmek ve dağınık yapıda otellerin merkezi olarak takip edilmesi için tek
alternatif kurumsal çözümlerdir.
Bazen de departmanlar kendi içlerinde çözümlere odaklanmaktadır. Hala
günümüzde otel yazılımı ile entegre olmayan muhasebe programı kullanan
işletmeler mevcuttur. Otel yazılımı tarafında kesilen faturalar muhasebe
sistemine manuel aktarılmakta kaybolan işgücünün farkına varılmamaktadır.
Kurumsal çözümlerden çok müşteri şikayetini oluşturan wi-fi erişim
problemleri ile toplantılarda bilişim departmanı gündeme gelmektedir. Fark
edilmelidir ki müşteriye verilen servisteki aksaklıkların görülmesini, müşteri
ile tatil sonrasında da ilişkinin canlı tutulması, idari kadronun sahada
müşteri ile ve operasyonla daha çok vakit geçirmesi için yaratılacak zamanı
kurumsal çözümlerle elde edebilirsiniz.
Burada bilişim kadrosuna ve karar vericilere çok iş düşmektedir. Uygun
çözümleri bulacak billişim profesyonellerine ve kararların arkasında
duracak yönetici ve iş sahiplerine ihtiyaç vardır.
Kurumsal yazılım projelerini
uygulamak için bir hedef seçilmelidir.
Hedefe ulaşmak için yapılması gerekenler iyi sınıflandırılmalı ve bir sıraya konulmalıdır. Kurumsal yazılım projesi ile elde edilecek fayda; maliyetleri
kontrol altında tutarken ürün/hizmet kalitesinin korunması ve geliştirilmesinin
sağlanmasıdır. Hedef belirlemek ve hedefe ulaşmak için yapılması gerekenleri
sınıflandırmak önemlidir. Doğru yönetilmeyen Kurumsal yazılım projelerinden
elde edilecek fayda azalacaktır. İyi bir proje yönetimi,
çalışanların katılımı ve yönetimin kararlılığıyla başarılabilir. Kademelendirme
yapmadan nihai hedefe hemen ulaşmaya çalışmak bitmeyen projeler ve personelde
bıkkınlık yaratacaktır. Belirlenecek hedef ulaşınca tamam denecek türden
bir hedef olmamalıdır. Biraz soyut kalmalıdır ki piyasadaki değişime devamlı
ayak uydurmanın önü kapanmasın.
“- Piyasa şartları ve rakipler
sürekli değişiyor. Değişime açık organizasyon hedefi kalıcılık için vazgeçilmez
olmuş durumdadır. Benim sloganım;
“Sürdürülebilir ve izlenebilir
kalite için ERP” dir.”
ERP Komitesinin vizyonu bence
başarı için olması gereken bir vizyondur.
Gerçek danışmanlık ve yol göstericilik ancak marka bağımsız olunarak
sağlanabilir diye düşünüyorum. Tabii ki ürün bazlı danışmanlıkta vardır. Fakat
onun adı X ürün danışmanlığıdır. ERP danışmanlığı dediğinizde, mevcut
sorunlarının irdelenmesi ve seçilen ürünle ideal uygulamaya varılması
gerekmektedir.
ERP uygulamaları her kuruma özeldir. Kavramsal yada metodolojik yönetim
başarılı uygulamanın temelidir. Ürün bağımsızlık ERP Komitesine bunu
getirmektedir.
ERP Komitesi ile Antalya’da ilkini yaptıkları toplantı
duyurusu ile tanıştım. Verimli bir toplantı olmuştu. ERP projesi uygulama
sorunları ile ilgili görüş alışverişi yapıldı. Bundan sonra ERP Komitesinin
diğer şehirlerde yaptığı gibi Antalya’da da sektörlerin ihtiyaçlarına göre
ayrışmak ve yaklaşım belirlemek gerekmektedir. Antalya’da baskın olan turizm
sektöründe ERP mantığında uygulamaların neler kazandırabileceği yönünde yoğun
bilgilendirme gerekmektedir. Genel olarak üretim ve finans kurumlarında yoğun
veri akışı ve otomasyon ihtiyaçları nedeniyle ERP konusu gündemde olmaktadır.
Benim gözlemim hizmet sektörü uygulamaları daha çok otomasyona odaklanmışlar.
Entegre yapılar ve müşteriyi kavrama konusunda kişisel çabalar ve manuel
uygulamalar ile yol almaktalar. Uygulayıcılara veri bütünlüğü, kurumsal hafıza,
müşteri ile temas edilecek noktalarda üretilen bilgilerin tek merkezde
toplanması ve müşteri ile temas için her fırsatı değerlendirmenin yolları
gösterilmelidir.
Ahmet Heman Hakkında
1969 İstanbul doğumluyum. Evli ve
1 erkek çocuk sahibiyim. 2004 yılına kadar İstanbul’da yaşadım. 2004 yılında
çalıştığım şirket merkezini Antalya’ya taşıdığı için Antalya’ya yerleştim.
Antalya yaşamak için çok güzel bir şehir fakat bilişim alanında özellikle
turizm sektörünün bilişimden beklentileri açısında kısıtlı imkanlar sunabilen
bir şehir ve bunun yansıması olarak sektörün yaptıkları ve yapabileceklerinin
yanında daha az cevap verebilir bir seviyede kalmış. Bu gerçeği farkettikten
sonra STK çalışmalarına başladım. 2010 yılında Türkiye Bilişim Derneği (TBD)
Antalya Şubesi kuruluşunda görev aldım. Şube kuruluşundan beri yönetim kurulu
üyeliğim devam ediyor. Antalya 'nın bilişim seviyesinin yükseltilmesi ve yerel
firmaların çözüm üreticisi olması için çaba harcıyorum.
Profesyonel iş hayatıma yazılımcı
olarak başladım. Unix sistemler üzerinde C diliyle yazılımlar geliştirdim.
Proje yaptığım sektörler turizm, sigortacılık, hava kargo, tekstil sektörleri
idi. Daha sonra satışa geçtim. Sonrasında turizm firmalarında bilgi işlem
departmanı yöneticiliği yaptım. Halen sektörünün önemli firmalarından Öger
Group ve Majesty Hotels & Resorts Bilgi Sistemleri Müdürü olarak görev
yapıyorum.
İçinde bulunduğum yazılım ekibi,
yazılımlarını Unix sistemler üzerinde kurumsal firmalara hizmet eden çok
kullanıcılı olarak geliştirmekteydi. Bu nedenle kaynak kullanımına çok önem
vermekteydik. Geliştirilen yazılımın kod uzunluğu, kullandığı sitem kaynakları
planlaması ve sunucuyu çok meşgul etmeyen kısa algoritmalar ve veritabanı
yapısının tasarlanması gibi etkenlere göre planlama yaparak yazılım
geliştirmeye özen gösteriyorduk. Elimizde gerçekten sınırlı donanımlar vardı ve
max. fayda için çalışıyorduk.
Yaptığımız yazılımın çevre
üniteleri ile etkileşimi ve çıkan sorunlara çözüm bulmakta çoğu zaman bizim
sorumluluğumuzda idi. Çünkü çalışmayan bir yapıda önce yazılım sorgulanırdı.
Teknik personelin yetemediği yerde devreye girerek gerçek problemin tespiti ve
giderilmesi işini de biz yapardık. Bu tecrübeler bana sistemsel bilgiler
kazandırdı.
Çalıştığım kurumlarda bilgi
sistemlerine teknik detaydan çok iş için üretilecek katma değere yardımcı olacak
departman olarak baktım. Tüm çalışmalarım iş sorunlarına çözüm üretmek amaçlı
oldu. İdeal sistem yerine çözüm için gerekli sistemlere odaklandım ve benim
için bilgi sistemlerinin teknik tarafı diyeceğimiz donanım ve network yapıları
ihtiyaç duyulan çözümlerin çalışması için gerekli altyapılardır. Asıl iş bu
altyapı üzerinde koşan yazılımların doğru planlanması ve birbiriyle entegre
edilmesidir. Bilgi tek kaynakta oluşturulmalı ve ihtiyaç olan diğer yapılarda
yapılacak entegrasyon ile kullanılmalıdır. Tekrarlı veri girişi hataya ve iş
kaybına neden olmaktadır.
Teknolojik ve iş yapışlardaki
gelişmeler bilgi teknolojilerinin bilgi sistemlerine dönüşmesine neden
olmuştur. Teknik bir iş değil sistem yönetimi yapılmalıdır. Yaşanan değişimler
bilgiyi kurumsal sermayenin arasına sokmuştur. Artık kaynak yönetimine
(Resource Management) geçilmelidir. Kaynak yönetimi şirketlerin sahip olduğu
entellektuel sermayenin yönetilmesidir. Sistemler ve dolayısıyla departmanlar
arasında bilgi bütünlüğünün sağlanması, istikrarsız verinin önüne geçilmesi
gibi fonksiyonlara odaklanmak tayım.
Kurumsal yazılımlarla ilgili ilk
deneyimlerim yazılımcı olarak bizzat projelerin içinde yer almaktı. Sonrasında
hizmet alan tarafta bilgi sistemleri yöneticiliği yaparken yazılımcı kökenli
olmamdan dolayı bu deneyimlerimi çalıştığım yerlerdeki projelere yansıttım.
Uzun yıllardır içinde bulunduğum
turizm sektöründe dağıtık yapıya çözüm olması için 1997 yılında Java ile
kurumsal bir proje yaptım. Operasyonel ve muhasebe programlarının web üzerinden
çalışması projesiydi. Bu projeyi IBM ile birlikte yaptık ve 1998 yılında
IBM’nin Avrupa’daki ilk 10 projesi arasına girdi.
Bölgeleri merkeze online bağlayarak
anlık kapasitelerin görülmesi ve satılması sağlanarak ciddi satış artışı ve boş
kalan kapasitelerde azalma elde edildi.
Antalya’ya gelince her şubede
farklı bir muhasebe yazılımı vardı. Öncelikle bu yapıyı tek bir yazılımda
topladım. Operasyonel departmanlarda departmanlara özgü özel yazılımlar vardı.
Bunların operasyonel tek bir kurumsal yazılımda toplanmasını gerçekleştirdim.
Otel grubunda her otelde farklı
bir versiyonu olan yazılımlar vardı. Otelleri merkezi yapıya taşıyarak tek ve
güncel bir programla çalışılmasını sağladım.
Tur satış için rehberlerin
kullandığı mobil POS cihazları üzerinden satış otomasyonu yaparak tek cihazla 2
iş yapılması ile operasyonel verimlilik ve yenilik yaptım.
Tüm bu entegrasyonlar ve sistemsel
altyapı değişiklikleri ile acente tarafının yazın yaptığı uzun mesaileri sona
erdirdik. Fatura kontrol gibi kalabalık kadroyla çalışan departmanda daha az
personelle daha çok iş yapılması sağlandı. Otel tarafında hazırlanması 15 günü
bulan faaliyet raporunun hazırlanma süresini 3 güne indirdik. Otel tarafında
günlük kişi başı maliyet hesaplamasına dönülebildi. Önceden ay bittikten sonra
görünen operasyonel maliyet şaşmaları hemen ertesi gün farkedilerek müdahale
etme şansı elde edildi.